ABD Dışişleri Bakanı Rubio'nun Cidde Ziyareti ve Ukrayna ile İlişkiler
ABD Dışişleri Bakanı Rubio'nun Cidde Ziyareti ve Ukrayna ile İlişkiler
ABD Dışişleri Bakanı Rubio, Ukraynalı yetkililerle görüşmek üzere Suudi Arabistan'ın Cidde kentine gitti. Burada yaptığı açıklamalarda, Rusya'nın ve Ukrayna'nın sorunun askeri bir çözüm olmadığını anlaması gerektiğini vurguladı. Rubio, Rusların Ukrayna'nın tamamını ele geçiremeyeceğini ve Ukrayna'nın makul bir süre içinde Rusları 2014'te bulundukları yere geri döndürmesinin çok zor olacağını belirtti.
Rubio, Ukrayna'nın savaşı sona erdirecek herhangi bir anlaşmanın parçası olarak Rusya'nın 2014'ten bu yana kontrol ettiği topraklar konusunda taviz vermek zorunda kalacağını ifade etti. Moskova ile gelecekte yapılacak görüşmelerde Rusya'nın neleri kabul etmeye istekli olduğunun belirlenmesinin zorunlu olduğunu dile getirdi. 'Gerçekten ne kadar uzakta olduklarını bilmiyoruz.' ifadesini kullandı.
Askeri Yardım ve Barış Süreci
Rubio, Ukraynalı yetkililerle yapacağı görüşmelerde büyük olasılıkla askeri yardımın yeniden başlatılması konusunu ele alacaklarını söyledi. Ukrayna'nın barışa ciddi bir şekilde bağlı olduğuna inanması halinde ABD'nin bu konudaki tutumunun değişebileceğini kaydetti. Bu durum, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği açısından kritik bir öneme sahip.
Öte yandan Bakan Rubio, 'Sizi temin ederim ki Ruslara askeri yardımda bulunmayacağız.' diyerek, ABD'nin Rusya'ya karşı tutumunu net bir şekilde ortaya koydu. Bu açıklama, uluslararası ilişkilerdeki gerginliğin devam ettiği bir dönemde önemli bir mesaj olarak değerlendirildi.
Zelenskiy'nin Suudi Arabistan Ziyareti
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de Suudi Arabistan'a gitmişti. Yerel basında, Zelenskiy'nin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Dışişleri Bakanı Rubio ile bir araya gelmesinin planlandığı kaydedildi. Bu görüşmeler, Ukrayna'nın uluslararası destek arayışında önemli bir adım olarak görülüyor.
Rubio'nun Cidde ziyareti, ABD'nin Ukrayna'ya olan desteğini pekiştirmek ve Rusya ile olan ilişkilerdeki belirsizlikleri gidermek amacı taşıyor. Bu bağlamda, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin geleceği açısından kritik bir dönüm noktası yaşanıyor.
